Avrupa Birliği (AB), Sırbistan’a yaklaşımlarının dengeli olduğunu ve politikalarını değiştirmenin ancak 27 üye ülkenin ortak kararıyla mümkün olacağını bildirdi.
AB Komisyonu sözcüsü Peter Stano, Avrupa Parlamentosu (AP) milletvekilleri ile ABD’li senatörlerin imzaladığı ve Sırbistan’ın Batı politikasını eleştiren mektuba ilişkin soruyu yanıtladı.
Stano, “AB’de binlerce parlamenter var. Yeni politikalar yalnızca 27 üye ülkenin fikir birliğiyle oluşturuluyor.” dedi. Milletvekillerinin yazdığı mektubun hiçbir şeyi değiştirmeyeceğini vurguladı.
AB’nin Sırbistan-Kosova geriliminde sadece kolaylaştırıcı bir rol oynadığına işaret eden Stano, “Taraflara yaklaşımımız istikrarlı. Ancak geri dönülmez de değil.” terimini kullandı.
AP’nin dünkü haberine göre AB ve ABD’den bir grup üst düzey siyasetçi, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ve İngiltere Dışişleri Bakanı James Cleverly Batı’yı eleştirdi. Sırbistan’a yaklaşmak Ortak mektup göndermişti.
Mektupta, Kosova’daki gerilimi değerlendirmesi için Sırbistan’a daha fazla baskı yapılması gerektiği belirtildi.
Kuzey Kosova’da gerilim
Kosovalı Sırplar, Kosova’nın kuzeyinde Sırpların yoğun olarak bulunduğu Zveçan, Zubin Potok ve Leposaviç belediyelerinde 23 Nisan’da yapılan yerel seçimleri kazanan Arnavut belediye liderlerinin atanmasını 26 Mayıs’ta protesto etti.
Arnavut belediye başkanlarını korumak için bölgeye gönderilen Kosova polisi ile Kosovalı Sırplar arasında çatışma çıktı.
Sırbistan, 14 Haziran’da iki ülkenin sınır bölgesinde Kosova polisi olduğu belirlenen 3 kişiyi “Sırbistan’da eylem yapmayı planladıkları” gerekçesiyle gözaltına alırken, Kosova polisin ” Sırbistan tarafından kaçırıldı. Sırbistan, 26 Haziran’da Kosova polisini serbest bıraktı.
Kosova polisi yaklaşık 10 Kosovalı Sırp’ı farklı nedenlerle gözaltına alırken, Sırbistan bu kişilerin bir an önce serbest bırakılmasını talep etti.
İki ülke arasında belirli aralıklarla karşı karşıya gelen gerginliğin temel nedeni, Sırbistan’ın 2008 yılında tek taraflı bağımsızlığını ilan eden Kosova’yı kendi toprağı gibi görmesi olarak ifade ediliyor.
AB’nin arabuluculuğunda 2011 yılında başlayan Belgrad-Priştine Diyalog Süreci kapsamında, ilişkilerin normalleşmesi ve nihayetinde iki ülkenin birbirini tanıması için ortak yol bulunmasına çalışılıyor.
